Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM Konuşması: Gazze’deki Katliamlara Sert Tepki

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM Konuşması Özeti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu’nda dünyaya seslendi. Konuşmasında ana gündem maddesi soykırımcı İsrail’in Gazze’deki katliamlarıydı. Erdoğan, Gazze’nin dünyanın en büyük çocuk ve kadın mezarlığı haline geldiğini vurgulayarak, “Ey BM Güvenlik Konseyi, Gazze soykırımının önüne geçmek için daha neyi bekliyorsunuz?” dedi. Ayrıca, Netanyahu ve İsrail’in cinayet şebekesinin insanlığın ittifakıyla durdurulması gerektiğini belirtti.

Erdoğan’ın Eleştirileri

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM’nin misyonunu yerine getirmekte yetersiz kaldığını belirterek, BM’nin giderek işlevsiz hale geldiğini ifade etti. Gazze’de yaşanan acımasız katliamlara dikkat çeken Erdoğan, uluslararası toplumun sessizliğini eleştirdi ve Gazze’deki insanlık dışı uygulamaları kınadı. İsrail’in uluslararası hukuku çiğnediğini ve Gazze’ye yönelik saldırılarını sürdürdüğünü vurguladı.

Çözüm Önerileri ve İsrail Eleştirisi

Erdoğan, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını durdurması ve barışçıl çözümlere yönelmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, uluslararası toplumu İsrail’in işlediği suçlar karşısında harekete geçmeye çağırdı. Erdoğan, Gazze’deki insani krizin acilen çözülmesi ve Gazze halkına yardım eli uzatılması gerektiğini vurgulayarak, Türkiye’nin Gazze’ye sağladığı yardımlara da dikkat çekti.

Diğer Konular ve Çağrılar

Erdoğan, konuşmasında Suriye, Ukrayna, Azerbaycan-Ermenistan ilişkileri, Doğu Akdeniz’deki gelişmeler, Kıbrıs sorunu, Sudan’daki çatışmalar ve Türk Devletleri Teşkilatı gibi konulara da değindi. Ayrıca, ‘Sıfır Atık’ projesini küresel boyuta taşıyarak sürdürülebilir bir dünya vizyonuyla hareket edilmesi gerektiğini vurguladı. İslamofobi ve aile yapısının korunması konusundaki endişelerini dile getirerek, uluslararası iş birliğinin önemine işaret etti.

Erdoğan, konuşmasının ardından BM binasından ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamalarda, ABD’nin İsrail’e karşı net bir tavır alması gerektiğini, cinsiyetsizleştirme olayını kınadığını ve aile yapısının korunmasını savunduğunu belirtti.