Uydu Yerleşimlerinin Artması Riski Büyütüyor Araştırmacılar, dünya genelindeki uçuş verilerini analiz ederek gökyüzündeki uçakların dağılımını modelledi ve kontrolsüz roket gövdesi yeniden giriş kayıtlarıyla karşılaştırdı. Çalışma, özellikle SpaceX’in Starlink projesi gibi büyük ölçekli uydu yerleşimlerinin uçaklar için oluşturduğu riski vurguluyor. Artan Uçuş Yoğunluğu ve Tehlike Uydu ve roket sayısındaki artışla birlikte hava trafiği de yoğunlaşıyor. Bu…
Araştırmacılar, dünya genelindeki uçuş verilerini analiz ederek gökyüzündeki uçakların dağılımını modelledi ve kontrolsüz roket gövdesi yeniden giriş kayıtlarıyla karşılaştırdı. Çalışma, özellikle SpaceX’in Starlink projesi gibi büyük ölçekli uydu yerleşimlerinin uçaklar için oluşturduğu riski vurguluyor.
Uydu ve roket sayısındaki artışla birlikte hava trafiği de yoğunlaşıyor. Bu durum, uçakların uzaydan düşen cisimlerle çarpışma ihtimalini artırıyor. Araştırmacılara göre, kontrolsüz roket gövdelerinin düşme ihtimali, yoğun hava trafiği olan bölgelerde yıllık %0,8 seviyesine ulaşıyor.
Mevcut verilere göre, uzaydan düşen en küçük bir parçanın bile uçağa ciddi zarar verebileceği belirtiliyor. Bu nedenle, hava sahasının geçici olarak kapatılması gibi önlemler gündeme gelebiliyor ancak bu da yeni sorunlara yol açabiliyor.
Bilim insanları, uzaya gönderilen roket ve uydular için “kontrollü yeniden giriş” sistemlerine yatırım yapılması gerektiğini vurguluyor. Ancak mevcut fırlatmalarda bu sistem sadece yüzde 35 oranında kullanılıyor. Uzay enkazı tehdidiyle başa çıkmak için hükümetlerin ve özel sektörün işbirliği yapması gerektiği belirtiliyor.
Bu araştırma, gelecekte hava sahası otoritelerinin daha fazla kontrolsüz uzay enkazıyla mücadele etmek zorunda kalabileceğini gösteriyor. Uzay faaliyetlerinde güvenliği artırmak için acil önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor.
Reklam & İşbirliği: [email protected]